Sitede ara
İsmail Kesici ile Hasçelik'te geçen 11 yıllık emek ve bağlılık dolu yolculuğunu konuştuk. Ailesine duyduğu sevgi, işine gösterdiği özen ve ekip ruhuna verdiği önemle dikkat çeken Kesici, hem bir çalışan hem de bir baba olarak ilham veren bir hikâyeye sahip. Samimi cevaplarıyla hem mesleğine olan bağlılığını hem de yaşam felsefesini içtenlikle paylaşan Kesici’nin hikâyesi, Hasçelik ruhunu ve değerlerini yakından tanımak isteyen herkes için anlamlı bir pencere sunuyor.
Ben İsmail Kesici. 1977 Samsun doğumluyum, 47 yaşındayım. 11 yıldır Hasçelik çatısı altında çalışıyorum. Artık kendimi buradan emekli olmuş biri olarak görüyorum. Bu süreçte aileme, çocuklarıma iyi bir gelecek kurabilmek için elimden geleni yapmaya çalışıyorum. Şu anda hem kangal hem de soğuk çekim operatörü olarak görev yapıyorum. Vardiyalı çalıştığımız için maçları çok sık takip edemesem de fırsat buldukça izlemeye çalışıyorum.
19 yıldır evliyim. İki kız çocuğum var. Biri 18 yaşında ve üniversiteye hazırlık sürecinde, diğeri ise 7 yaşında. Boş zamanlarımı çoğunlukla çocuklarımla değerlendirmeyi tercih ediyorum. Neredeyse tüm planlarımın %99’u çocuklarımla vakit geçirmek üzerine kurulu. Çünkü onların dışarıda sevgi aramasındansa, bir baba olarak bu sevgiyi evin içinde benden bulmalarını istiyorum.
Kız çocukları gerçekten çok başka. Gece saat 1’de bile eve dönsem, uyanıksa gelip beni öpmeden asla uyuyamaz. Bu bile insanı hayata bağlamaya yeter. Aynı zamanda Fenerbahçeliyim.
"İyi Bir Ekip Ruhu Varsa, Sen De O Ekibin Bir Parçası Oluyorsun"
Açıkçası işimi genel hatlarıyla tüm yönleriyle seviyorum. Özellikle ekip çalışması benim için çok önemli. Biz makinelerde genellikle iki veya üç kişilik ekiplerle çalışıyoruz. Bazen bu sayı ikiye ya da üçe çıkabiliyor. Burada esas olan, ekip içindeki uyum ve verimlilik. Ekibin sağlam ve uyumluysa, sen de o ekibin içinde kendini geliştirebiliyor ve verimli olabiliyorsun. Aksi durumda, ekipten kopuk olduğunda tek başına bir yere kadar ilerleyebiliyorsun.
Aslında her iş bir ekip işidir. Bugün burada bile sizler varsınız ama kameraman olmadan bu röportaj gerçekleşmezdi. Kim soru soracak, kim görüntü alacak? Aynı bizim makinelerdeki gibi... Herkesin görevini en iyi şekilde yapması gerekiyor ki ortaya güzel bir sonuç çıksın.
Bize her zaman, “Önünüz açık, yeter ki kendinizi geliştirin” dediler. Biz de bu anlayışla çalışıyoruz. Kendini geliştiren, sorumluluk alan herkes için burada yol açık. Biz de gidebildiğimiz yere kadar gitmeye devam ediyoruz.
"Hem İşimi Seviyorum Hem De Aileme Karşı Sorumluluğumu Yerine Getiriyorum"
Öncelikle işimi seviyorum. Çalışmayı seven biriyim. Hasçelik bünyesinde olmak, burada kendimi geliştirme imkânı bulmam beni mutlu ediyor. Elbette bir diğer önemli motivasyonum da ailem. Eşime ve çocuklarıma karşı sorumluluğum var. Onlara helalinden bir rızık sağlamak, onların geleceğini güvence altına almak benim için en büyük itici güç.
Rızkımız burada, dolayısıyla her gün sabah buraya gelirken yalnızca bir iş yerine değil, aynı zamanda bir sorumluluğa ve aidiyet duygusuna da geliyorum. Zaten işimi sevmesem, 11 yıl boyunca aynı yerde çalışmak mümkün olmazdı.
Vardiyalı çalışmanın getirdiği yoğunluk nedeniyle ekip arkadaşlarımızla yalnızca kısa süreli denk gelmelerimiz oluyor. Genellikle herkes kendi görev alanında. Ancak buna rağmen aramızda güçlü bir samimiyet var. Belki uzun sohbetler edemiyoruz ama aramızda güvene dayalı, içten bir bağ var. Bu da işi daha anlamlı kılıyor.
"Önce İşi Sahiplenmeli, Sonra Makineyi Anlamalı"
Her şeyden önce, bu işi yapmak isteyen birinin işine sahip çıkması gerekiyor. Yani işe hevesle başlamalı, “Burası benim çalışma alanım” diyebilmeli. Ekip arkadaşlarıyla uyum içinde çalışmalı ve özellikle makineyi iyi tanımalı. Makineyi sadece kullanmak değil, onu anlamak önemli. Örneğin, makinadan çıkan bir malzeme beklenen pozisyondan farklı bir şekilde istifleniyorsa, sadece tek tek düzeltmeye çalışmak yerine bu durumun neden kaynaklandığını sorgulaması gerekir.
Verimli çalışmanın yolu da buradan geçiyor. Sorunun kaynağını bulduğunuzda, aynı problem tekrar etmez. Çünkü o sorunu kökünden çözdüğünüzde makine sürekli durmaz, iş aksamaz. Belki o an sadece birkaç saniyenizi alacak bir düzeltmedir ama vardiya süresine baktığınızda bu küçük zamanlar birikerek yarım saate, hatta daha fazlasına denk gelebilir. Bu yüzden yeni başlayan arkadaşların problemi önceden görme, analiz etme ve çözüm üretme becerisi geliştirmeleri çok önemli. İşi sahiplenmek, öğrenmeye açık olmak ve her detayı dikkatle takip etmek, bu meslekte başarılı olmanın temelidir.
“İşimde en iyilerden biri olduğumu biliyorum”
Kendime olan özgüvenim yüksektir. Hasçelik 2 (Parlak Çelik Üretim Merkezi) bünyesinde bu işi en iyi bilen birkaç kişiden biri olduğumu rahatlıkla söyleyebilirim. Elbette kendimi övmek için söylemiyorum; bu, yılların verdiği tecrübenin bir sonucudur. Operatörlük konusunda edindiğim bilgi birikimi ve pratik tecrübeyle, ekip içinde her zaman sorumluluk alarak çalıştım. Bu da beni işimde en iyilerden biri haline getirdi.
"O Plaket, Evimin En Özel Köşesinde"
Açıkçası ben işimde her gün mutluyum. Ama özellikle gurur duyduğum bir an varsa, o da 5. yılımızda bize gösterilen değerdir. O gün bir plaket verildi bize. Belki maddi olarak çok büyük bir şey değildi, ama maneviyatı benim için çok kıymetliydi. Fatih Bey, Naci Bey, Cem Bey hep birlikte bir araya gelip bizim için bir kutlama düzenlediler. O an kendimi gerçekten değerli hissettim.
Verilen plaketi evimin en güzel köşesine yerleştirdim. Çünkü o sadece bir hatıra değil, aynı zamanda aileme nerede çalıştığımı, nasıl bir kurumun parçası olduğumu gösteren anlamlı bir simge oldu. Ailem de Hasçelik’in bize nasıl sahip çıktığını, çalışanına nasıl değer verdiğini çok iyi biliyor. Bu da bana ayrı bir gurur veriyor.
"İyi Ki Yollarımız Kesişti"
Bugün buradan özellikle iki kişiye teşekkür etmek isterim: Atilla Kaya ve Sercan Onur.
Atilla Kaya benim mühendisimdir. Ona özellikle teşekkür ediyorum çünkü işin başındayken yaptığım hataları doğru bir şekilde anlamamı sağladı. Hatalarımla ilgili bana yol gösterdi, çözüm önerdi. Hataları öğreterek düzeltebileceğim bir ortam sundu.
Sercan Onur ise işe ilk başladığım dönemde bana birebir rehberlik eden kişidir. 11 yıl önce işe başladığımda ilk bir yılım onunla geçti. Makineyi, sistemi, işin pratiğini ondan öğrendim. Bu süreçte bana gösterdiği sabır ve bilgi paylaşımı sayesinde bugün olduğum noktaya geldim.
İkisine de minnettarım. İyi ki yollarımız kesişmiş.
"İşe Hiçbir Zaman Kırılmam"
Babamın bana çocuk yaşlardan itibaren verdiği en önemli hayat dersi şuydu: “Emeğinin karşılığını her zaman dürüstçe ve hakkıyla kazan.” Bu anlayış benim iş hayatıma da yön verdi.
İşimde sorumluluğumu eksiksiz yerine getirmek, süreçlere sadık kalmak ve etik değerlere bağlı kalmak benim için önceliklidir. Örneğin, bir makineyi bilerek durdurmak ya da işin bir aşamasını eksik yapmak, hem kuruma hem de iş arkadaşlarıma karşı sorumluluklarımı yerine getirmemek anlamına gelir. Bu nedenle her zaman işimin başında, görevimi layıkıyla yapmaya odaklanırım.
İş yaşamında zaman zaman zorluklar ya da iletişim kaynaklı sorunlar yaşanabilir. Ancak bu durumlar ne olursa olsun, işime olan bağlılığımı ve sorumluluğumu etkilemez. İşimin gereklerini en verimli şekilde yerine getirmeye her zaman devam ederim.
“Ailem: Hayatımın Anlamı ve Gücü”
Ailemin benim için yeri tarif edilemez. Gerçekten “onlar yoksa ben de yokum” diyebilirim. Özellikle çocuklarım, hayatımın en kıymetli parçası. Onlar benim için sadece birer evlat değil, aynı zamanda hayatın bana sunduğu en değerli sorumluluk. Onlara duyduğum sevgi tarif edilemez.
Kendim çok gezmeyi seven biri olmasam da, her hafta sonumu onlara ayırmaya özen gösteriyorum. Bazen bir yere gitmesek bile birlikte uzun yürüyüşler yaparız. Onların mutluluğu, bana güç veriyor.
Onlara söylemek istediğim en önemli şey ise eğitim. Hayatta her şeyin başı bilgi. Okumaları, kendilerini geliştirmeleri ve iyi yerlere gelmeleri en büyük temennim. Onların kendi ayakları üzerinde durduğu, güçlü bireyler olduğu bir geleceği görmek benim için en büyük mutluluk olur.
Son olarak eklemek istediğiniz bir konu var mıdır?
Hasçelik’te çalışmak benim için büyük bir gurur kaynağı. Burada geçirdiğim yıllardan çok memnunum. Emekli olsam bile, Hasçelik’in beni hala bir parçası olarak kabul etmesi, burada hala bulunmamı sağlaması, şirketin çalışanına verdiği değeri bir kez daha gözler önüne seriyor. Bizi her zaman bir aile olarak görmeleri, bu kurumda kendimi değerli hissettiriyor. Hasçelik sayesinde, bu uzun yolculuğu birlikte devam edebilme fırsatını bulduğum için çok mutluyum.